Kayıtlar

Ocak, 2013 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Outlook'ta iki ve daha fazla hesap yönetimi

Resim
Nedense Outlook'a pek ısınamamışımdır bu yüzden farklı posta programlarını arayışına girmişimdir. Gerek bilgisayar değişiklikleri, gerek arada format ve bilgisayar sorunları nedeniyle sürekli kurulum ve posta yedekleme gereksinimleri ofis uygulamalarına ara vermemi gerektirdi... şimdiki iş münasebetiyle tekrar Outlook'a dönüş yapmış olduk.. zira müşterilerde salgın gibi Outlook kullanımı var... günde birkaç kez arayıp kurulum nasıl oluyor şu nasıl oluyor diye sorular... en sonunda bir site yaptım ordaki adımları takip edin dedim... daha sonra birkaç hesabı aynı anda yönetme gereksinimi oldu... tabi haliyle gelen postalar birbirine karıştı.. ayrı klasörlerden postaları takip etmek için çözüm ararken gereksiz bir ton bilgiyle karşılaştım aramalarda... tırnağın varsa başını kaşı misali olayın pratik yolunu buldum... gayet güzel çalışıyor...bunu da not edelim illaki ilerde "ya nasıl yapmıştım?" demiyelim.... Öncelikle Outlook açılşında sol taraftaki menüden yeni klasörl...

Öyle Bir Gün...

Resim
Bugün yaşadığım enteresan olaylar...   1- denizbankta para yatırma hadisesinde çıkan olaylar... havale için içeri girdiğimde hınca hınç dolu olğunu görünce bir an sonra mı gelsem diye düşündüm... ama tabi gözüm kesmediğinden bi yere kıvrılıp aradaki 90 kişinin bitmesini biraz da bireysel emeklilikteki hatunları keserek vakit geçirim dedim.. nasıl olsa işten kaytarıyoruz :) dedemin bir lafı vardı şu kadınlar evinde dursa işsizlik diye birşey kalmaz.. hakkaten öyle..hep bayan, bayan.. birde seçmece midir nedir güzellikte ve asortiklikte yarışıyorlar... görsellik güzel tabi ama işlevsellik sıfır... bireysel takılcaz diye kızcağızlar masada birileriyle iki saat kredi pazarlığı yaparken şahsım gibi iki dk işi olanlar 2 tane memur ve memurenin iş yetiştirmesinden medet ummak zorundalar... tabi haliyle kavga kıyamet koptu.. bir başörtülü hanfendi startı verdi.. onun gazıyla diğerleri.. güvenlik desen banane kardeşim al numaranı bekle diyor.. tam şenlik... soğuk havadan sıcağa gelmiş ...

Zaman içinde Osmanlı Fesi...

Resim
Son zamanlarda televizyonlarda Osmanlı fesi takarak sözüm ona cumhuriyet aleyhtarlığı yapıp Osmanlı ruhunu canlandırdıklarını sanan tipler türedi... Günümüzde baktığımızda fesi daha çok Mısır civarlarında insanların taktıklarını görüyorum... Tarihi hakikat olarak ilk kullanımlarını yunanlılarda gördüğümüz fese insanları özendirmenin amacı nedir hala çözebilmiş değilim... bir kere bana Büyük Osmanlı'yı çağrıştıran birşey değil...kavuk giysen neyse... fesi takanlar tanzimattan sonra batıcılık akımına kendini kaptırıp gömlek pantolon giyen, toplumda bir ayrışma ve yenilik getirmeye çalışan bir güruhtu... o zamanın Osmanlısı ise ekonomik olarak dışa bağımlı olmaya başlamış, iç işlerinde azınlıkların söz almaya başladığı, dış dengeleri Avrupalılara emanet ettiğimiz, Türklerin 3.4. sınıf insan durumuna geldiği, askerlik dışında ticaretten tamemen silinmeye başladığı acıklı bir dönemi yaşamaktaydı fesle meşgul olduğu zamanlar... nerde muhteşem Osmanlı nerde son dönem Osmanlısı... büyükelç...

Online Sitemap Oluşturma....

Resim
Google indexlemede olmazsa olmaz sitemaplar çözümünü online halletmek en iyisi..bunun için kullandığım bazı araçlar.... www.xml-sitemaps.com www.netroglycerine.com/sitemap.html www.sitemapspal.com www.sitemapbuilder.net www.neuroticweb.com/recursos/sitemap   tools.webmasters.sk/sitemap-creator.php www.china-webdesign.com/Sitemap-Online.htm www.resourceseo.com/sitemaps.php Diğer bilgiler burada ...

Mass Effect 3... Sonunda!...

Resim
Film tadında oyun mu oynamak istiyorsunuz... bilimkurgunun içine dahil olmak kadar güzel birşey var mı?... kendinizle bütünleştirebileceğiniz bir karakter yaratmak nasıl olurdu... harika sesler ve atmosferle şu kahpe dünyanın dertlerinden biraz olsun uzaklaşmak... hepsinin dermanı Mass Effect 3 oyununda... torrent indirip kurma maceramda rastladığım 2. serisini soluksuz oynayarak sürekli "yok abi olmaz bu kadar".. "grafiklere bak"..."yapma be" gibi tepkilerle güzel zamanlar geçirmiştim... asıl görevler.. extra görevler... sağdan soldan çıkan görevler... sonsuz uzay boşluğunda kaptanı olduğunuz gemide ordan oraya uçmalar... galaktik şehirler... karakterler.. neler neler.. tabi devasa bir diyalog ortamı da bizi bekliyor.. ingilizce hiç bilmiyorsanız biraz sıkılabilirsiniz..ama çat pat anlıyorsanız peşpeşe gelen konular içerisinde güzel anlar yaşayabilirsiniz... nitekim ben hasta kaldım... 3.sünün de çıktığını öğrendiğimden beri oyunun internete düşmesini bek...

Funda (!) mentals

Resim
Kelimenin arasına niye ünlem koydum.. tabi o bende kalsın..slogan şu "heryerde karşıma çıkma" ühüüeee.. son günlerin rutinlikleri içinde en güzel zamanı Cem Yılmaz'ı izleyerek geçirdim diyebilirim... ilk önce biraderden bu fikir çıktı.. İnsan ilk başlarda bir isteksiz oluyor nedense... acaba meyve veren ağaç taşlanır bilinçaltından mıdır nedir..adam başarılı kardeşim...tamam da bir yandan da gıcık da olunmuyor değil :P büyük ihtimal yine internete düşer izleriz diye iç geçirmişken uzun zamandır görmediğim bir kız arkadaşımın "heey vodafone den bir alan bir bedava" diyince "e iyi bari" diye gaza gelip kendimizi attık yola... bilet kalmadığını duymuştum..arkadaşa hatırlatmama rağmen oldukça rahat.. ohoo bir de ilaç mümessili bir kızcağızda arabasıyla bizi bir o yana bir buyana gezdiriyor.. benzin beleşmiş, yok yöneticiye küfürler öyle bir rehin haleti ruhiyeler... hava soğuk tabi sinemaya bırakınca bilet yok.. hayda şehir dışındaki sinemaya... kızcağız...

Deftones - İlluminati

Resim
Yine yine... Şöyle bir ruhun gıdası diyerekten değişik müzikler dinleyelim diye youtube da serüvene çıkmışken "Deftones" grubunun full konserine mazhar olduk... dinledikçe çığırmalar, tek düze elektro gitar ritimleri falan fıstık aldı götürdü bizi... ve yılların :P illuminati deşifrecisi olarak "aha gene bi tane daha" diye içimden geçirmeden edemedim.. kısa bir görsel arama... ve işte bir gözlü piramitli şekiller, şarkı sözleri vs. vs... tamam artık demode oldu.. ee ne var yani diyip geçebiliriz.. ama anlaşılması gereken bunlar öylesine konulmuş, seçilmiş şeyler değil... yeni dünya düzeninde tekellerin yönlendirdiği bir araçtan başka birşey değil.. hadi biz bilipte takip ediyoruz bilmeyenler kendini fazla kaptırmasın :)

Blogger'da Bağlantı Düğmeleri...

Resim
Bir süre bloggerı yazıların altında paylaşım düğmeleri olmadan kullanmak durumunda kaldım...geçen vaktim varken bi araştırma yapim dedim yararlı bir kaç yazıdan işime yarayanı uygulayıp hemen not ettim. Bu konunun müzdaribi de baya fazlaymış hani... Resimlerde görüldüğü gibi bloggerın şablon kısımda HTML'ye giriyoruz. Orda kodları düzenlememiz lazım... <data:post.body/>  Kodunun altında eğer aşağıdaki kodları ekliyoruz hepsi bu kadar... </a></div> <div class="post-share-buttons"> <b:include data="post" name="shareButtons"> </b:include></div> facebook blogger twitter linkedin 

Benim 533 Çocuğum Var – Starbuck 2011

Resim
Komedi tarzı filmleri seviyorum ve uzun zamandır bu kadar gülmemiştim... tabi trajikomik tarafı da yok değil.. sperm bankasına resmen "yıkamış" bir vatandaşın 533 tane çocuğunun olduğu öğrenmesiyle başlayan maceralar.. sıradışı bir konu tekrar izlenir unutmayalım ;) ve tabi ki illuminati işaretleri görmeden de filmlerden tat alamaz olduk... işte enteresan bir kare...

Sigara Içtiğiniz Için Teşekkürler – Thank You for Smoking 2005

Resim
Küresel güçlerin nasıl bir yapılanmayla yıllarboyunca işlerini yürüttüklerini gayet güzel anlatan bir film... Arşivlik ;) Ve yine bir illuminati işareti de bu filmden... izlerken bu kadar küresel muhabbetler, gövde gösterileri var, nerde bizim satanik tayfa derken, holywood sektörünü idare eden bir menejerlik şirketinde kahramanımız gezerken abartı şekilde binanın içerisindeki lükslerden bahsederken, bilmem hangi sanatçının hediye ettiği bir parçanın yanında bir süre durdular..tabi boşuna durmadıkları ortada...