Said-i Nursi İHL'nin İsmi Onaylandı
Bağımsız bir ülkenin bağımsız olduğunu gösteren resmi yada resmi olmaya pek çok simge vardır. Tarihte bunlar bazen otağ olmuş bazen tuğ bazen hutbe bazen para bazen şehir isimleri vs. nice örnekler var... Şu an yaşadığımız TÜRKİYE CUMHURİYETİ'nin kuruluşu ve felsefesi belli olan ama son 50-60 yılda farelerin delik deşik edip içini dışına çıkardıkları peynir kalıbı gibi rotası yerinden oynanmış yabancı ellere ve ülke içerisindeki devşirmelere teslim edilmiş bir hale büründürülmüştür.. Geçen zaman süresi içerisinde görünürde farklı görüşlerin birbirini kırarak güç mücadelesi gibi gösterilen tarihi olayların aslında nasıl bir tek amaç için gerçekleştirildiği son 10 yılda - tabi ki bilgi paylaşımlarının hızlanması sayesinde - gün yüzüne çıkmıştır. Avrupa ve Asyanın ortasında kurulmuş bu güzelim ülke binlerce yıllık mazisinde TAM BAĞIMSIZLIK ve ANTİ EMPERYALİST hedefli bir KURTULUŞ SAVAŞI ve sonrasında bu yolda her alanda gerçekleştirilen DEVRİMLERLE dünyada tarihinde kimsenin hayal bile edemediği bir noktaya kavuşmuştur. Bu uğurda neler yapıldığı sayfa sayfa yerli yabancı kaynaklarda - özellikle NUTUK'ta - geçmektedir. Düşünen, bilinçli bir toplumun; bu ülkeyi KÜRESEL GÜÇLERİN kucağına oturtup kendi geleceklerini düşünen bu ülkeden seçilmiş ve yetiştirilmiş, pazarlıkları çoktan yaptırılmış LİDERLER ve onların KULLARI, kendilerine karşı en büyük engel olarak gördükleri için sinsi sinsi yıllardan beri kimi "SÖZDE" CEMAAT elleriyle, TARİKAT elleriyle, DİNİ SİYASETE karıştırmak yöntemiyle kendi emellerine uyacak bir toplum yapısını oluşturma gayretine girmişlerdir.
Şahsen 93-97 yıllarında bünyelerinde bulunmuş, yerel olarak en üst noktalara çıkmayı başarmış bir öğrenci olarak o dönemde bir mason örgütlenmesi gibi insan devşirdikleri dersanelerde, evlerde, eğitim kurumlarında bulunduğum arkadaşlar şu an ülkenin belli başlı yerlerine yerleştirilmiş durumdadırlar... Varlıkları da ERGENEKON operasyonlarıyla, TV ve BASIN'da ki eskiden mazlumu oynayan ama güce ulaştıklarına inandıklarında ise tam bir MENDEREYE dönüşen yayın organlarıyla, tasfiye etmeye çalıştıkları TSK'nın iç güvenlikten yasa ile alınmasıyla göstermektedirler.... Artık devir okyanus ötesinden emir almak ve bunları kadrolayla uygulamak dönemidir... Bu konuda üst kurul hükümet yada başbakan değildir. Emekli bir Risale-i Nur şakirti olan İMAM'dadır... hatta bu konuda hükümet bile serzenişte bulunmaktadır... Bu cemaat köprüyü geçtiğine inanmış olsa gerek mührünü heryere koymak için sabırsızlanmaktadır... Bu haberi okurken benim aklımda bir çırpıda geçenler bunlar.... Zira DEVRİMCİ ÖNDERE DECCAL, SÜFYAN aklınıza ne gelirse sıfatları - özellikle ATATÜRK'ün ölümünden sonra - yapıştırmayı kendine beis görmeyen, KURTULUŞ SAVAŞI sırasında ne bir mitingde görülen, KÜRT TEALİ CEMİYETİ üyesi kendine hayrı olmayan, kafasındaki tutarsız fikirleri ESKİ SAİT, YENİ SAİT (Oldu olacak ORTANCA SAİT) laflarıyla savunan, EMPERYALİSTLER için kullanılabilecek (ki kullanılıyor) bütün malzemeyi üretmiş bir şahsiyet özel yada tüzel bir kuruma değil DEVLETİN OKULUNA ismi verilebiliyor... Şimdi insan kendine soruyor... DAMAT FERİH bilmem ne okulu açılmasında her hangi problem çıkabilir mi? Cemaat istedikçe çıkamaz... Nerde milli egemenlik, nerde tam bağımsızlık, nerde meclis diye sorarsanız şu an için boşuna... DÜNYA TEKELLERİ (illuminati) - CEMAAT - AKP üçgeninde bu kavramlar bir ARAÇtan başka birşey değildir.... Bu milletin nabız yoklama hareketinin ne sonuçlar getireceğini merakla beklemekteyiz.... Eğer istedikleri doğrultusunda giderse bunun önü alınamıyacak dışardan komik ama içeriden bahrımızı delecek icraatler güle oynaya, pişkince uygulanacaktır. Allan encamımızı hayır getire...
Yorumlar
Yorum Gönder