YÖK'ten pedagojik formasyon kaldırma kararı

Bu ülkede öğretmen olmaya karar vermek sonrasında okumak ve daha sonrasında da mesleğe adım atmak deveye hendek atlatmaktan daha zor hale geldi...tam 300 bini aşkın öğretmen diplomalı insan ortalıkta geziyor... çoğunluğu mesleğini yapabileceğini unutmuş polislik, mümessillik vs gibi işlerde kıcını yırtıyor... eminim bir ömür boyu bir okulun yanından geçerken yada öğrenci üniformalı bir talebe görünce de iç çekirip hayallere dalıyorlardır...çevresindeki eş dost akrabanın sürekli "ya bir sürü öğretmen alıyorlar sen kapağı atamadın mı?" "ya bırak bu işleri mis gibi öğretmenlik yapsana!.." gibi telkinlerle iki ara bir derede sıkışıp kalıyorlar... kimisi inat edip bu engelleri aşacam diye yıllarını heba edip düzenli bir hayattan aileden yoksun daha da stressleşen bir hayatı omuzlarken, şanslı olanlar tutunabilecekleri bir dal sayesinde bütün bu olumsuzlukları geride bırakabiliyorlar...

Gece gördüğüm bir rüyada bir köy okulunda öğretmendim ve aniden olması yüzünden biraz stressliydim..dersler tam dağıtılmamış, çakışmalar vs. sanrım bir önceki gün aldığım iş teklifinin etkisi olsa gerek...sürücü kursunda bir yöneticilik... her yaptığım işte tabi esas meslek akla geliyor...memlekette son 30 yıldır kanayan bir yara olan öğretmenlik ve eğitim fakültelerinin durumunu, işi çözmesi gereken mevkiler sürekli eşeleyip yaraya tuz basmaktan başka bir şey yapamadılar...tabi  buna son 50 yılın ihmal edilmiş eğitim altyapısını da eklemek lazım... başbakan muhalefeti, muhalefet iktidarı, yök maliyeyi, milli eğitim sayıştayı, vali rektörü, rektör siyaseti..herkes topu bir yerlere attı..çözüm adına konuşanı da susturmayı bildiler...üstüne sürekli açılan eğitim fakülteleri, gündüz ve gece öğretimlerini, diğer fakültelere sağlanan formasyon belgeleri... bu arada da neden devlet mezun ettiği bu eğitimli kadrosunu arayıp sormaz en azından atanana kadar kurumlarında görev aldırmaz (Milli Eğitim Gibi) bütün bunlardan sonra tabi sonuç felaket... ve bu kadar yıl geçtikten sonra YÖK bu konuda dikkatimi çeken bir çalışma yaptı..memurlar.net de gözüme ilişen bu habere inanamadım desem yeridir... pek büyük bir adım sayılmaz ama yine de sorunun kaynağına inen bir çalışma...her zaman dediğimiz gibi ihtiyaca göre kontenjan belirlenmesi, ihtiyaç duyulmayan bölümlerin azaltılması, formasyon belgesi verilmesindeki kayıtsızlığın önüne geçilmiş... inş insanlarımıza faydalı olur...

"05.04.2012 Tarihli Yükseköğretim Genel Kurul Toplantısında Alınan Kararlar.

a)Yükseköğretim Genel Kurulu’nun 09.02.2012 tarihli toplantısında alınan öğretmenlik programlarında açık veya uzaktan eğitim sistemiyle lisans programlarına öğrenci alınmaması hususundaki kararı da dikkate alınarak 2012-1013 eğitim-öğretim yılı da dahil olmak üzere Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi bünyesinde yer alan Okul Öncesi Öğretmenliği ile İngilizce Öğretmenliği programları ile öğrenci alan mevcut uzaktan eğitim öğretmenlik programlarının öğrenci alımının durdurularak kapatılmasına,

b) Milli Eğitim Bakanlığı’nın öğretmen ihtiyacı olan Okul Öncesi Öğretmenliği, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık ,Özel Eğitim Bölümü öğretmenlikleri, İlköğretim Din kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenliği ikinci öğretim programları hariç Eğitim Fakülteleri bünyesinde yer alan diğer alanlardaki mevcut ikinci öğretim programlarının kapatılmasına, kapatılan alanlarda yeni ikinci öğretim programlarının açılmamasına,

c)Yeni pedagojik formasyon sertifika programları açılmamasına ve daha önce açılmasına izin verilen programların da mevcut öğrencilerin işlemleri bittikten sonra kapatılmasına, karar verilmiştir."

öğretmenlik, kpss, atanamayan öğretmenler, yüksek seçim kurulu, pedagojik formasyon