 |
"ulan seneye böyle hatunlarla gelmezsen
bu kadar şebekliklerimiz haram olsun :))" |
hayatımın en eğlenceli geçen 3 günü.... müzik programı.. peşine yeni arkadaşlarla tanışma... program bitimine yakın gelen 4 genç, aralarından bi tanesine gözüm takılıyor.. onlarda farkında... bir ara tanıştığım gemici arkadaş... aynı uzun sarı saç..taç la tutturulmuş..renkli göz..sürmeneli tipli.. program bitiminde bizim gitarcı yanlarına oturmuş muhabbet ediyorlar..yanlarına geldiğimde bir koreli olduğunu ve ingilizce sohbetin dibine vurduklarına şahit olunca bir şaşkınlık... bu arada benzettiğim arkadaş harbiden gemici ama benim tanıdığım kişi değil bu kadar benzerlik olur... diğerleri de aynı meslekten...allah diyip ingilizce diyaloğa başlıyoruz....bende pratik yapmak için arkadaşı ararken bir yabancıya rastladık... sonrasında baya uzaktan geldiklerini birinin nişanlısı olduğunu korelinin de istanbulda bir turist kafilesinden tanıştığı öğrenci bir arkadaşıyla görüşmek için günübirlik geldiğini öğrenmiş olduk... tabi mekan da bilmedikleri için ben direk "dostum sizi 4 sap hiç bir yer almaz bu saatten sonra hadi beraber takılalım" teklifinde bulundum... sonrasında aldık nevaleyi iskeleyi kapattık... birkaç kişi var... hatta karı koca balık tutuyorlar (sabaha kadar ordaydılar) gitarlarımızı çıkardık başladık şebekliğe... koreli bizi telefona videoya çekiyor..biz "hello seul"geyikleri yapıyoruz....ardından 3 kız bir erkek arkadaş geldi..direk bize katıldılar...erkeği gözüm bi yerden ısırdı karanlık nedeniyle biraz sokulunca çocukluk arkadaşım çıktı..haydaa..gecenin 2 sinde iskele diskoya döndü... kızlardan birinin bizim gitarcıya fazla yakınlaşması gerginlik çıkarsa da gece güzel bitti..ordan doğru yazlığa misafir ettik..ev koğuşa döndü..sabah erkenden şehre dönüş... çorba içme faslı hep beraber... bu arada işler güzel...tasarımlar hat safhada... müzik oturdu sayılır... işlerin ve maddi durumun düzelmesi bende tabi özgüven patlaması meydana getirdi... rahatlığın doruklarındayız nazar değmesin.. elimde makina ordan oraya koşturuyorum... güzel bir referanslı iş için tekrar şehir dışına çıkınca arkadaşları tekrar aradım..dönmediyseniz gelin çay içelim...geldiler sağolsunlar sonra muhabbete kaldığımız yerden devam.. bara gittik...7 sapız... saat 8 den gece 1.5 kadar full gülme... ben ingilizceyi otomatiğe takmışım... koreli şokta..bunlar nasıl adam.. bana direk "you are crazy piç" diyor... en başta küfür öğretmişler tabi fakire... ingilizce temel fıkraları anlatıyorum.... adamın gözlerden yaşlar geliyor..sanki mahallemin çocuğu...yaşı 35 bu arada ama göstermiyor ingiliz alman vs kıyaslanmıcak sıcakkanlılık var.. gemici olan ve kore görmüş arkadaştan bunlar orda da öyle bizim gibi misafirperver ve tanımasalarda ağırlamayı çok severler diyince daha da çok ısındım..... tercümanlık işiyle uğraşıyormuş gelsin dünya turu...arkadaşlardan biri de otobüste tanışmış katıl bize diyerek 2-3 haftadır yedirip içiriyorlar adamı.. türk misafirperverliği hat safhada... mekanda tam yanımıza iki kız oturdu...bizimkiler kıpraşmaya başladı tabi..peçeteler gidiyor masaya..."özel sohbet değilse bize katılır mısınız?" olmadı tekrar "koreli misafirimiz var tanışmak istiyor?" olmadı tekrar...en sonunda yabancı arkadaşı gaza getirip masalarına gönderdik foto çekilme bahanesiyle derken muhabbet koptu...kızların sınav için gitmesi şevkimizi kırdı ama mekanı ve müziği söyleyince içimde bir umut uyanmadı değil... kızıl saç.. üff bayılırım... bugün de yine bir şehir dışı faslı ama işten sonra birer bira...alışmam umarım...uzun zamandır peşpeşe 3 gece alkol aldım... muhabbet sağlamdı...özledim piçleri :)
Yorumlar
Yorum Gönder