Kayıtlar

Şubat, 2012 tarihine ait yayınlar gösteriliyor
Resim
ilk izlediğimde ocak 10 du 8 milyon kişi izlemişti...şu an 63 milyon olmuş... yaratıcı bir fikir güzel bi müzik... kendilerinin sanmıştım ama yine avustralyalı GOTYE'nin parçasıymış... ama intro bir çocuk filminden alınma... engin(!) araştırmam sayesinde onu da öğrendim.. neyse dursun her seferinde dinlenir... bu arada sakallı eleman Taylor süper meşhur oldu.. bence film flaan çevirmeli..yorumlarda da belirttim... 5 kişi birileri ne zman bağlama çalcak bakalım :D

Theatre of tragedy

Resim
Eskilerde çok dinlediğim bi grup geldi aklıma... napıyorlar ne ediyolar diye..ilk önce youtube göz attım.. hiç konserlerini izlememiştim... yoktu çünkü baya bi koymuşlar..gothic müzik de güzel ya..bayan sesinin hoş tınısı ile brutal yanyana.. çok acayip...iskandinavyalılar iyi yapıyorlar bu işi... bakim belki gitar parçalarını da çıkarırırım..... ilk başlarda  dinlediğim bayan hatun ayrılmış gördüğüm kadarıyla... ayrıyetten onu dinledim.. pop rock çı olmuş garibim... almanmış bide... Liv Kristine... çok hoş hatun... sahne kıyafetleri de olay yani....
Resim
fazla vukuatsız bir gün... dışarıda yağmur yağıyor ve benimde yine dışarı çıkasım yok... biraz iş güç biraz assasin en güzeli... hazır salı günüyken şu siyasette neler oluyor diye bir bakim dedim... grup konuşmaları mağlum... önce tayyip gulgulesine bakalım... yine sinirlerimi gerdi.. adama bi türlü ısınamıyorum... pişkinlik hat safhada.. kılıçdaroğlunu yalancılıkla suçluyor.. sayısız yalanlarına bizzat tanık olmuş biri olarak bari bunu söyleme diyesim geldi... kılıçdaroğlu da iyi oturttu..."28 şubat sürecinden çıktın" "erbakanı hançerledin" vs vs... devlet bahçeli yine kenarlarda..bir ağırlığı yok.. bana bunlar hep tiyatro geliyor.. büyük bir oyun parçası.. kamuoyu bunlarla meşgul olurken arka planda bir çok işler dönüyor... eminim gidiş iyi değil.. ah şöyle akp li tuzu kurulardan olsam da kafaya takmasam.. ama nerdeee....
Resim
dışarı çıkmadan geçen bir gün daha..bu ne saadet yarabbim...  uyandığımda yine gece ki rüyanın sendromuyla kalktım... son günlerde hep böyle... yazın yaklaşmasından sanırım.... bugünü assasin creed'e ayırdım.. resmen istanbul manzaralarına aşık oldum....derken müzikten arkadaş baskın yaptı.. baskın diyorum birader bilg başında ben banyo da haliyle aklıma puştluk geldi.. neyse konudan konuya geçince sallayıverdik..yanlız tahmin ettiğim gibi gece gec saate kadar kaldı... şimdi kim uğraşcak sohbet et espri yap vs vs...gecen günden  kalan parayı getirmiş.. sağolsun kaç zamandır şehir dışında yaptığımız işlerden parayı alamayınca böyle adamlarda var demekten kendimi alamadım... bilgisayar ve belgesel kuşakları izleme git geliyle akşamı ettik... Amerikan idol'ün finaline denk geldim şansa... gerçekten adamlar işlerini yapıyorlar... yetenekler süper... bizimkileri düşününce komplekse girmemek elde değil..zaten her zaman dediğim gibi bu tekeller diğer ülkelerdeki konsepti ve içinde ...
Resim
Sabahtan beri içimi daraltan birşeyler var.. kesin gece gördüğüm rüyadan dolayı.. bu blog işi iyi olmadı.. ne yazdıysam gece rüyama girmeye başladı... hatırladığım kadarıyla bu da yine sınavın ertesinde olduğum bi günde yaşadığım stress.. güya lisede derslere katılmalıyım... ama üşengeçlikten gitmiyorum kendime kızıyorum... iş görüşmelerini sallamam ve sınav stressi iyice içine etti rüyalarım.. uyanınca bi oh çektim... kahvaltıdan sonra bilgisayardan biraz soru çözdüm... yıllar olmasına rağmen gerçekten zor.. heralde bu sene de birşey yapamıyacağız bi muallim olamadan göçüp gidicez bi baltaya sap olmadan... off daraldım gene... neyse cepte para var bu aralar sigarasız kalmıyorum... bolbol içmeler... o ara bide iq testi programı buldum.. 96 çıktı.. orta seviye..e süper zeka olacak halimiz yok... face e bakıyorum bi tane selam veren yok..eski girişkenlik zamanlarım gözümün önünden geçti.. bu gece müzik yapma günü...1 haftadır yazmam gereken yeni şarkıları yine son ana bıraktım.. bu ka...
Resim
cumartesi akşamları tarih sohbetlerine bayılıyorum... murat bardakçının sıkıcı üslübundan aklımda birşey kalmadı ama ulusaldaki fikrinden ve duruşundan dolayı üniversitede yıllarda doçentlik sınavına çağrılmadığı için yrd doç kalmış maltepe üniden hocanın izmir suikasti sohbeti çok yararlı oldu... Neler öğrendim: - sıkça söylenilen muhalifleri ortadan kaldırmak için bu olayın tertip edildiği iddiasının kesin olarak uydurma olduğuna kani oldum.. zira mahkemeye çıkan bütün ittihatçılar (herbirini ayrı okuduğumdan döneklik ve yalakalık ruhlarında olmayan vatanseverler olarak) herşeyi bir fiil itiraf etmişler, hayır yapmadık, iftira ettik gibi sözler sarfetmemişler.... - kazım karabekir'i mahkeme salonuna girip selamlayan subaylar olayınında gerçek olmadığı aşikar...zira fevzi çakmak ve yeni okuduğum F.Altay'ın orada olması, Müşir Fevzi Çakmak, İsmet İnönü, Atatürk'ün izmirde olması..... - Bütün istiklal mahkemesi davaları halka açık ve seyircili yapılmış.... - Ayı...
Resim
Son zamanlarda bilgisayara birkaç oyun yükledim.. ne ara oynayıp bitircez bakalım... hala skyrim de keşfedilecek yerler ve görevler çığ gibi duruyor... Assasin creed oyununa aşık olmuştum.. o tarzda yapılan oyunlara çığır açmıştı.. roll playing denilen bu tarzı seviyorum ama bir de ubisofttan bir strateji oyunu da dikkatimi çekti.. herzaman takip ettiğim torrent ( www.isohunt.com ) sitemde de bulunca sevindim.. anında download.... Kurulumlarda pek sorun çıkmadı. birtek revelation'da kurulumdan sonra eğer sorun çıkarsa ikinci bir crack dosyası gerekebilir... SP2 ye tıklanması gerekiyor...Assasincreedrevelation yazan yerden update yapınca sorun çıkıyor... diğerleri de normal..torent indiriyorsun power iso dan "mount" ediyorsun.. kurulumu yaptıktan sonra crack dosyası içindekileri kurulumun yapıldığı yere kopyalıyorsun... vala bu kadar standart bişi için ne kadar çok kişi beni rehin almıştı.. bende zamanında biraderi rehin almıştım ama her seferinde değil... boş işler uzma...
Resim
Epiphone Les Paul Plain Top, MR 15, ME70   İşte hayatta en güzel kafa dağıttıran üç bileşen... şansıma ve arada bi yaptığım akıllı yatırımlardan biri olan bu girişimimden ne kadar memnun olduğumu hemen anlamasam da zamanla daha çok vakit harcamaya başladım... ve hayıflanmadım değil.. daha önce napıyordum... ilk elime geçtiklerinde satma amaçlı almıştım.. benim neyime psikolojisinden... 2-3 ay pedala ellemedim bile..çok karışık geldi... 10 yıldan fazladır gitarla uğraşmama ve sahnelerde çalmama rağmen ses ton vs işlerine girmedim.. nasıl olsa devam ettirmicem ben öğretmen olcam ki diyerek... neyse ayarları anlamadığım için sesler berbat geliyordu... bu ne kardeşim hani hardrock tonları peh.. kazıklandık ya...vs demeye başladım yine bir kaç ay geçti.. gitarın üstündeki düğmeler falan vs bi haber takılıyoruz.. derken bi bayram tatili evde tek başımayım... iş güç de yok... bi ele alim şunları dedim... nette bütün videolarına baktım.. inanılmaz özellikleri keşfettim.. mesela p...

Çifte Bela & Leaves of Grass 2009

Resim
Bu adamlar işini biliyor... izlerken ya harbiden bu adamın ikizi mi var dedirtti... imdbden baktım adam tek kişi çift karakteri bu kadar başarılı oynamış... filmi beğendim çok doğal güzel başarılı... profesör olan bir kardeş (izlerken bi türlü yapamadığımız akademik kariyer aklıma geldi) eroin satıcısı diğer kardeş... herşey dozajında çok iddialı bir yapım olmamasına rağmen atmosferi ve müziklerini sevdim... romantiklik kısmı da güzeldi.. kızı bir dans filminden hatırladım... orjinal bir güzelliği var.. bi gün içinde tanıştığı bir insana yakınlaşma oralarda bu kadar kolay mı oluyor ya hakkaten :) aklımda baya bir yer edecek bir film ama gerçekten ikiz rolünde eleman çok iyiydi....

Tenten in Maceraları – The Adventures of Tintin 2011

Resim
Ya bu internetin faydası nasıl bişidir... böyle yapımlardan ancak haberimiz oluyor.. hiç bi yerde karşılaşmadığım halde yine güzide sitemizde bilgin yüklemiş... azım açık, gülerek, heycanlanarak, hayran olarak izledim... eskiden bütün serileri vardı bende.. hayal gücümü belki bunlara borçluyum.. artı red kit tabi... sonradan bir yakınımız hastanede okusun diye verdik ortadan kayboldular hala hayıfla yadederim... ilk filmi görünce basit bir yapım sandım..sonra paramount pictures ve steven spilberg..noluyoruz dedim.. baştan sona enfes, orjinal ve animasyon filmleri farklı boyutlara atlatacak bir yapım olmuş.. kesinlikle bir yerlerden HDsini bulup tekrar izlemem lazım... kaptanımız fazla içkiye düşkün.. e ne de olsa mason ve illuminati yapımcıları şaşırmamak lazım.. benim bile içesim geldi.. uzun zamandır alkol de almıyorum bu arada hea... para olunca dibine vururuz..yada vurmayız... hareketli sahneler de gözümü alamadım.. serisi çekilir umarım....

cumaaa

vay be dün evden hiç çıkmamayı başardım... bi suç işleyip ev hapsi cezası alsam heralde bu ödül olur du benim için.. eskiden eve gelmemek için mazeretler bulan ben şimdi ev kuşu olduk... yaştan heralde... neyse bilgisayarda sayfalarımı falan düzenledikten sonra oyunlara el attım.. sonrasında gitarıma... ritüeller aynı... öğleden sonra kalktığımdan günün bir anlam ve önemi kalmıyor zaten ne yapsam da... aah sabah erken kalktığım saatleri unuttum... nolcak böyle ya... dünden planladıklarımı bir sonraki gün yarına bakarız diyerekten sallıyorum... hayat için bir bahane gerek aslında.. ve ben bahanem olmasın diye de çok azimliyim... ne eş.. ne çocuk.. ne borç...ama borç kısmı biraz tetikliyecek gibi duruyor.. boş işler konusunda performans süper... günü bi bc2 oyunu,2 film, bi sürü youtube videosuyla bitirdim.. aslında aklıma nie hatunlara asılmadığım geldi... heralde bu zamana kadar manitaların 60'ı sanal alemden bulup gerçeğe taşımışımdır.. ecnebileri saymıyorum hatta.. bi de o zaman ...
bir gün daha bitti... elle tutulur birşey var mı... uyku olayının dibine vurduk gene.. öğleni geçti.. validenin kal kal evde kız gibi demesi koydu ama toparlanmak için gaz vermedi.. daha orjinal şeyler bulması lazım :) sigaram var ve hayat benim... bilgisayar başında işlerimi hallettikten sonra biraz video vs takıldım... birader gelene kadar tabi.. sonra dedeyi ziyaret... çok mübarek adam... icazetleri tam bir tasavvuf aşığı... hep hayatımın iki yönünden birini temsil ediyor... ya kafasına göre avare biri... yada manevi alemde kendini geliştiren bir sufi... rehberimiz elimizin altında.. ama her işte olduğu gibi bunun da sonunu getiremediğimden aralarda biyerlerdeyiz... kafama takılan bir soruya aldığım bir cevap hoşuma gitti... heryerde mehdi gelecek furyaları geziniyor... kıbrisi den tut haydar hocalara kadar.. mesih beklentisi.. hatta arafatta abdest mi almış napmış.. mürşidimize sorduk nedir bu olay diye... el-cevap: müslümanlar zayıf kaldıklarında bu mehdiler türer.. güçlü zamanda ...

oyun oyun oyun

Resim
PC oyun manyağıyım... taa commodore 64'den beri oyun piyasasını takip etmekteyim... üşengeç biri olmama rağmen sabır ve inatla bitirdiğim oyun sayısı baya bi yekün tutuyor... heralde bunun nedeni de boş işler olması ve bana bişi kazandırması.. bu alanlarda baya iyiyim.. Bad company 2'nin diğerlerinden en önemli farkı lisanslı kullanıyor olmam... şu ana kadar para veripte aldığım bir oyun olmamıştı... tabi bundaki faktör de online oynama... nice yıllardır hep gönül rahatlığıyla crack le key le uğraşmadan insanlarla kapışmak istemişimdir. tabi para benden çıkmadı.. biradere gazı verince sipariş ettik... ama bu yaşlarda adamların oyunun başına oturmak için yaptığı kavgalar görmeye değer.. en önemli slogan bilgisayar masasında kim oturuyorsa diğerinin "boşalt" tekmili... ilk oyunu yüklediğimizde online serverlara bağlanamadık... reset atma olayını keşfettikten sonra tabi oyun karışık geldi..hatta baya bi zor... biraderin ilk oyundan sonra yarım saat içinde kapatıp tel...
Resim
nedendir bilmem son zamanlar bull terrier besleme hastalığı tuttu... ilk zamanlar fransız menşeli bokser olan tekila bonetti dizisi yıldızı köpeğine aşıktım.. tabi hiç besleme fırsatı olmadı..yazlık mazlık var ama kışın evde kim beslicek..tek başımıza yaşama hayalinide üşengeçlikten ve şansızlıklardan fırsat bulamadığımızdan bir adım atamadığımız için hayalde kaldı.. ama olursa kesinlikle bull terrier... dövüş köpeği ama sürekli aile içinde yetiştirilmesinden özelliğini kaybetmiş... youtube da çocuklarla olan videolarına hastayım.. çenesi en güçlü köpek... ispanya da boğa güreşleri esnasında sahibini bir boğanın altına alması üzerine saldırmasına hasta kalmıştım... küçük cüsseye rağmen.. çirkin hayvanları seviyiorum... heralde beslenilen hayvan sahibine benzer lafı buralardan geliyor.. iş yerinde mecburiyetten önce sibirya sonra malamut olduğunu anladığımız bir hayvanı besledik.. para verseler almam gerçekten çok huysuz kötü kokan bir köpek... en sık tüylü cins... bide sıcaklarda pe...
Resim
Blog açmışken en çok izlediğim videolardan birini de koymak olmaz... ismini gene unuttuğum bu hatun da kayıtlarda kalsın.  Julianne Hough Julien namındaki bu hatunumuz da genç yaşında bu kadar yetenekli olması  ibreti alemlik... yine malum sitemizde izlediğim filminden sonra yine araştırmacı ruhum harekete geçti... aman allahım.. profesyonel dansçı, şarkıcı, oyuncu vs vs vs. erkek kardeşi de aynı şekilde... yaptığı işlerde de altyapısının baya bir sağlam olduğu da ortada... şarkıları country tarzında.. neden böyle bir seçim yaptığını merak ettim ama izlemesi zevkli.. özellikle bu bizim çarptığımız ünlülerle dans formatındaki görüntüsünü izleyince bütün gece danslarının olduğu videoları iç ettim.. ama buraya koyduğum en güzel olanı... o kadar çok izlemişim yürürken samba yapmaya bile başladığımı farkettim... zamanında uğraşsamıydık ya.. hep hatunlar derdi derdi icraat yoktu ama özel anlarda iyi döktürmüşlüğüm vardur.. Julien fanı da olduk hadi bakalım...sitesini de çok be...
Resim
internetin en faydalı olduğu noktalardan biri... bi zamanlar vhsler betalardan ayda yılda bir kasetten film izledikten sonra cd kiralama zamanlarına geçeceğiz ve artık her yeni filmi kaliteli görüntüyle anında evden izliyeceğiz... sinemadan el etek çektirdiği bir gerçek ama kimin umrunda... tercih meselesi.. birde tabi güzel bir filmi izlerken adamlar o kadar masraf yapmış beleşten izliyoruz vicdan muhasebesi de cabası ama yapcak bişi yok..Napster la ilgili bir belgeselde internette özgürlüğü savunan bir hareketin başında olan bir kişinin dediği gibi.. bu kimseye zarar vermez sadece biraz karlarını düşürür :) neyse tabi internette film yayını yapan sitelerde zamanla bir oluşum geçirdiler... filmleri yükledikleri serverların dandik oluşu, sinema çekimi dandik görüntüler, sırf hit arttırmaya dönük filmin isminin olduğu etiketten bariz sayfalar... bu konuda sürekli siteler arasında gezinmek mecburiyetine kendimizi alıştırdığımız sırada "ya şu filmleri belli bir kalite altınd...
"erkek güzel bulduğu kadını sever, kadın sevdiği erkeği güzel bulur"  sanırım bu zamana kadar beraber olduğum kızların düşüncesini açıklıyor güzel söz...
Resim
İnternet ortamında düzenli takip ettiğim tek yayın... şöyle düşündükçe siyasi olarak pek çok fikirden geçmişim... ilk zamanlar siyasetten bana ne derdim.. varsa yoksa avrupa amerika... rock müzik vs... kültür emperyalizminin gençlikte tipik örnekleri... sonra fethullahçılar yanında anti kemalist olmuştum... 2-3 yıl şakirt olarak zaman geçti... hatta baya seçkin öğrenciler arasına girmiştim... o zamanlarla ilgili anıları yaz yaz bitmez..neyse sonradan refaha meyletmiştim... oy verme zamanlarına yaklaşınca mhp tek geçtim... özellikle okul uzatma devrinde bütün arkadaş grubu solcudan komuniste kadar her çeşidi barındırıyordu...tipte kaymıştı tabi ama o ara oyu gençlik partisine verdik...tarihte ünlü mebus Lütfi Fikri Bey'in dediği gibi "Daima muhalefet"....içimde engel olamadan baya bi atatürkçü çizgiye oturdum.. ama hangi atatürkçülük..herkez kendine göre çekiyor... Atatürk üzerinde sayısız kaynak taramasından sonra onun görmek istediği Türkiye ile ilgili tasavvurlara ki...
Resim
Chrome açılışına koyduğum üç site... eskiden olmadığı kadar vakit geçirmeye başladım... msn bile açmayı unutuyorum... konuşma üşengeçliği var... ne derdimi anlatmayı ne dert dinlemeyi seviyorum.. eski benin tam zıddı...bilgisayarda vakit kaybetmemek için tasarım işlerini bile sallamıştım şimdi sadece bu işe yoğunlaştım... en büyük zevk iş yaparken arada gezinmek yada aklıma takılan birşeyi araştırmak...daldan dala konmak... blogtv bir alem... inci piçlerinin takıldığı bir yermiş...yabancı bi kıza geyik yapan bir liselinin videosundan sonra keşfettim... vay be dedim güzel düşünce ama bizim millet içine ediyor... yakında bunda da türk iplerini banlarlarsa şaşırmam...yabancılarda her kesimden insan varken bizim millet tek tip.. liseliler.. benim bu yaşta onlar arasında ne işim var diye aklıma geliyo bazen... öğrencilik zamanlarında takılıp kaldık galiba... iyi uyum sağlıyoruz... yayın açtıklarında gördüklerinde bile moruk demiyorlar... e idare etcez... zaten genelde geyikleri izleyip...
Resim
Bu ara bu kitabı tekrar okuyorum... okurken not alma alışlanlığım olmadığından muhteviyatı unutuveriyoruz... Eski şahsiyetlere gerçekten hayranlığım var... kültür olarak da tecrübe olarak da çok farklılar... şu anki insanımızla alakası yok... bir kere imparatorluk çocukları..ver elini şam ver elini libya ver elini rumeli... dıyarbekir görünce sürgüne gitmiş hisseden insanlarız... gerçekten tarihi anılarda okumak lazım...çok farklı bağ kurulabiliyor... kitapta okudukca önemli kısımları ekleme yapim bari bu da kenarda dursun.. ısındım bu işe...
Resim
haber maber sitelerinde denk geldik hatuna.. harbiden beğendim... hep bu sarışın renkli gözlüleri eski hatunuma benzetiyorum..vala cazibe acısından bir o aklımda nedense... katherine heigl gencliği onu da çok beğenirdim ama yaşlandı be... bu hatun da kate upton.. biraz araştırınca gec bile keşfettiğimişiz...sabah gördüm ismini zor hatırladım... bu blog olayı iyi kenarda dursun :) http://www.kateupton.com/
aynı hayat akışında bir gün..ama dayının son emirlerini de yerine getirdim... inş iki üç kuruş cebimize birşey girer... 3 senedir bu çalışmayı yapcam diye oyalandım resmen... kendisine faydalı olacak bir iş yapmada üşengeç olan kaç kişi vardır acaba... bizim serkan bağlamayı istedi gene... adam sırtımızdan geciniyor ama bir faydası yok.. neyse programlarına takılim dedim az sosyalleşim...2 seneden fazladır baya kendime kapandım... ama ne hikmetse artık muhabbetler açmıyor..yaştan mıdır nedir... baya kalabalık bir geceydi ve ben kendimi sahnede buldum.. hatır gönül işi yine..aslında yevmiye talep etmem gerekirdi ama konu müzik... yerime bizim eski gitaristi gecirdim..sahnede doğum günü kutlandı çok duygulandım...vala böyle bişi benim başıma gelmemişti.. kim düşünecekti ki... tek düşünen bizim valide...bu kadar yıl içerisinde aklıma gelen bir eski güzel ortamların ve fırlama zamanlarımdayken yediden yetmişe arkadaşların süpriz yapmasıydı..gerçekten de öyle olmuştu harbiden duygulandıydım...
Resim
Türk sineması için büyük bir adım ama maalesef bu konularda pek çok kaynak taramış biri olarak gözümde canlanan tarih sahnesini pek canlandıramadı.. bi kere fatih yaşından büyük duruyor... filmin baya bir bölümünü işgal eden hasan tarihte varolduğu meçhul olduğundan mıdır nedir baya farklı bir mizansene oturtulmuş... bari bi imam nikahı yapsaydın hatuna dedirtti resmen... akşemsettin de ağızdan diş olmadan konuşan biri olarak pek cazibesi yoktu... olsa da olur olmasa da gibi.. ve en önemlisi mehter... ahh fetih marşıyla bi giriş yapsalardı bomba olurdu ama neyse eğlenceliydi uzun zamandan beri sinemaya gitmemiştim.. evde netten izlemekten ve tabi para hesabı yapmaktan ve taabbi hatunsuz çekilmez diyerekten sadece afişlere bakarak geçiştiriyorduk sinema salonları..birader saolsun ısmarladı.. komik anlarda oldu tabi... özellikle cipse 2.5 diyince dışarda yeriz diye çıkmamız sonra ceplere koyup içeri girmemiz... üst ararlarsa rezil oluruz diye yaptığımız geyikler. neyse kazasız belasız...

biraz dolu bir gün

güne 1 de validenin kalk sesiyle uyandık... mızmızlanma ve zaman kazanma derken gecen yarım saatten sonra çay ve çokoprens...bilgisayar başına oturma..allantan bu sefer işlere el attım dayının siteyi bitirdim biraz oyuna dalmadan sonra tekmili verdik ama yeni görevler içimi daralttı...iş görüşmesi vardı salladık yine...akşam ki 1453 geyiği iyiydi....

Çıktık bir yola...

blog da açtık hadi hayırlı olsun....arka planda tam bana hitap etti hani...