31 Mart Sorunsalı
bazen bir tarihi kaydı geç görünce gerçekten hayıflanıyorum... haber365'i sosyal medya ortamında aktiflik ve güncellik konusunda takdire şayan faaliyetleri var... nitekim haberlerinin birinde alıntı olarak kaçırdığım bir tarih programında Mahmut Şevket Paşa'nın 31 Mart olayı sırasında İstanbul'a hareketinden önce doğal olarak propaganda amaçlı kullanılmak üzere stüdyoda taş plağa kaydedilmiş sesinin yayınlandığını görünce tüylerim diken diken oldu... dinlemeye başladığımda aradan geçen 100 yıla yakın zamandan sonra halkın ne kadar duru ve anlaşılık türkçe ile konuştuğu dikkatimi çekti... hitabet mükemmel tabi...tabirler çok can alıcı... tabi nitelediği insan da Abdülhamit... 31 Mart olayını iyisiyle kötüsüyle değerlendiren objektif bir yayın görmemişimdir... illa bir tarafı haklı gösterme çabası oluyor hep... ama o ödemi şartlarıyla beraber telakki edildiğinde hiç iç açıcı bir manzara olmadığı, eğer o dönemde yaşansaydı hangi franksiyonlara katılınırdı değerlendirmek gerekir... bir kere hareket ordusu adı verilen güruhtaki kitlede yer alan, meşrutiyet çalışmalarında yer almış genç askerlere, ve aydınlar üzerinde durulmak gerekir...zira Abdülhamit'in çocuk olarak nitelediği tebasını kitap, gazete, dünyadan haberlerden, bir araya gelip topluluk, dernek oluşturmadaki yasaklar, o insanları zamanla artan bir kin ve düşmanların yönlendirmesine açık hale getirmiştir... eğer siz vatan için birşeyler yapma düşüncesindeyseniz (kim bu o dönem ittihatçılarında en göze çarpan husus) ve bunun için bir birikim arıyorsanız daha refah edeceğiniz ortamları aramak ve sizin düşüncenizde ki insanları bulmak olacaktır... bu ortamda ellerini avuçturarak bekleyen mason ve dönme denilen sebatayist guruplar içerisinde mümkündü... ekonomik şartlarını siyasi ortamda daha kuvvetli olmak amacıyla kullanan siyonist teşkilatlarda imparatorluk içerisinde hatırı sayılır bir özgüvene sahiptiler...zira pek çok örnekte olduğu gibi başlarına herhangi bir şey geldiğinde rahatlıkla ingilteresinden rusyasına müdahalede bulundurup devlet onurunu ayaklar altına aldırabiliyorlardı... şu an bizim gördüğümüz fakat o zamanın genç ateşli erkanının göremediği pek çok şey yüzünden bu grupların telkin ve yönlendirmelerine açık hale gelebilmişilerdir... tabi kime neye hizmet ettiklerini hissettirmeden... şu anda objektif bir bakış açısıyla o dönem değerlendirildiğinde, abdülhamit'in uzaklaştırılmasından sonra başa geçirilen ittihatçılar, başındaki mason üstad-ı azamı talat paşa, daha 36 yaşında herşeye muktedir enver paşa, vs ile imparatorluk 10 yılda dağıldı gitti... abdülhamit'in bıraktığı miras üstüne taş koyamayanları kullananlar da bir çırpıda savaş sonrası onları kenara itebildiler... 31 mart bu olaylar içerisinde dini siyasete alet etmenin ne kadar tehlikeli bir şey olduğunu, vatan düşmanları için istibdat aratacak bir baskı unsurunu yine bu milletin içinden fertlerine nasıl uygulatabildiğini ve en önemlisi cahilliğin en belalı düşmandan bile ne kadar tehlikeli olduğunu gösteren tarihimizin unutulmaması gereken bir ihtilal teşebbüsüdür...
Yorumlar
Yorum Gönder